Sular ve Saçlarınız

Genel
Eskiden yağmurlu günlerde kadınlar kovalar içersinde yağmur suyu biriktirirler ve saçlarını o su ile yıkarlardı. Günümüzde her şey çok kolaylaştı. Evdeki musluktan 24 saat su akmakta. Hatta istediğimiz ısıda su akmakta.

Evlerde musluktan akan suları kolaylıkla içiyormusunuz? Şişe sularını tercih edersiniz sanırım. Çaydanlıkların dibi ve çevresine yapışarak kalınlaştıran, kireç bağlatan suyun içindeki miinerallerdir. Sular mikroplardan arındırılmak amacı ile klorlanırlar. Hastalık riski olduğunda klor oranlarıda yükseltilir. Bazı bölgelerde klor miktarı daha fazladır.
Suda ki mineraller sağlık açısından tehlikeli değildir. Yararları da vardır. Ama aşırı klor sağlık açısından yararlı değildir. Saçların klorlu sularla yıkanması saçlarda renk bozulmalarına, kolay kırılganlığa ve matlığa neden olur. Minerallerden zengin sularda saçlarda matlaşmalara neden olur. Kimyasal ve elektriksel yükünü değiştirir.
Saçların yıkanmasında saf su kullanan kişiler çok olumlu sonuçlar bildirmişlerdir.Saşların yıkanmasında saf su ideal olandır. Ancak kolay bulunmaması nedeniyle ve pahalıya mal olması nedeni ile yaygın olarak kullanılmazlar. Yağmur suyu saf su olarak düşünülebilirdi. Hava kirliliklerinden sonra yağmurlarda asit ve kimyasal partiküller taşıyan bir yapıya büründü. Bu şekli ile günümüzde çok önerilmezler.

Bazı uzmanlar içmediğiniz suyu, saçınıza asla kullanmayınız diye konuyu özetlemişlerdir. İçme suları daha az mineral içerirler ve saf suya daha yakın haldedirler. Şişelerde satılan sular saç yıkamada da kullanılabilir. Belki biraz maliyet getirecekse de sonuçlar yüz güldürecektir. Sulerın değişik filtrelerden geçirilmesi de daha yüksek kalitede suların eldesini sağlar.

Saçların yıkandığı sulardaki bir diğer önemli nokta, suyun ısısıdır. Saçların yıkanmasında oda sıcaklığındaki suların kullanılması önerilir. Belki de bazı kişiler saçlarını iyce temiz temizliyebilmek amacı ile dayanabilecekleri en yüksek ısıda sular kullanıyorlardır. Bu çok yanlıştır. Saçlı deriye sıcak suların uygulanması hem bu bölgede bulunan, derinin nemini ve cildin bütünlüğünü koruyan yağların daha kolay uzaklaştırılmasına neden olurlar. Ayrıca ısı karşısında ciltteki por (delikler) genişler ve saçların cilt altında ki derinlikleri minimuma iner. Bu durumda dayanıklılıkları azalır. Banyo sonrası sert bir kurulamada, veya fırçalamada saçların kopmasına neden olabilir. Günümüzde kolaylıkla bulunan temizleyici şampuanların dayanacağınız en serin su ile uygulanması saçlarınıza güç verecektir.

Saçların uç kısımları yıkanırken, öne doğru eğilerek daha serin sular kullanılılabilir. Su cilde değmeyeceği için ve saçlarda ısıyı taşımayacaklarından saçlı deri ve saç tellerinin üzerinde ince tabaka yapmış olan yağ daha çok korunur.

Saçlı derinin ısıdan korunması, uygun sularla yıkanma, jojoba yağı gibi nemlendirici uygulamaları saç diplerindeki sağlığı koruyacaktır. Deride üretilecek yağ, gerek tarama sırasında gerek elle taramalarla saç telleri boyunca yayılacak ve saçlara parlak bir görünüm verecektir.