Merhabalar,
Ben Temmuz 2015 ayında sabahları kısa süreliğine bel tutukluluğu rahatsızlığımla beyin cerrahına gittim. Çekilen Emar sonucunda doktor bel fıtığı olmadığını, ortopedi veya fizik tedavi polikliniğine görünmemi söyledi.

Önce ortopedi polikliniğine gittim ve röntgen çekildi. Sol kalçada sakroilyak bölgede ödem oluştuğunu, etol fort ve voltaren krem kullanmamı söyledi. Bu ilaçları kullandım. Ağrılarım kesildi fakat ilaçlar bittikten bir süre sonra ağrım tekrar hissettirmeye başladı.

Bunun üzerine Eylül ayında Çanakkale devlet hastanesi fizik tedavi polikliniğine gittim. HLBA 27 pozitif çıktı. 2 aylık muayene sonucunda Ankilozan Spondilit hastalığından şüphelenildi ve zaman kaybetmeden tedaviye 18 Mart Üniversitesi Araştırma Hastanesinde devam etmem söylendi.

Ben Ocak ayına kadar muayeneye gitmedim. Ocak ayının ortalarında sağ gözüm bulanık görmeye başladı. Bilgisayarda çalışmalarım esnasında ekran ışığı sağ gözümü çabuk yoruyor, batma oluyordu. Bu yüzden ekrana sağ elimle sağ gözümü kapatarak bakabiliyordum. Yaptığım araştırmalar sonucu Ankilozan Spondilit hastalığı atar yaptığı zaman genelde bir gözde üveyt olarak kendi varlığını gösterirmiş. Göz doktoruna gittim. Detaylı inceleme yaptı ve göz kapaklarında iltihaplanma var dedi. Bir jel, göz kuruluğu için suni gözyaşı verdi. Ayrıca yüzümü bebek şampuanıyla ovalayarak yıkamamı söyledi. Denedim bu ilaç ve yöntemleri ama gözümde iyileşme olmadı.

Bunun üzerine GATA'ya sevk aldım ve mart ayında Romatoloji polikliniğine gittim. Röntgen, kan tahlili ve Emar tekrar istendi. Ayrıca göz muayenesi için göz polikliniğine sevk etti. Göz doktoru Üveyt başlangıcı var dedi ve Norsol Fort göz damlasını 1 ay kullanmamı ve tekrar kontrole gelmemi söyledi. Romatolog Emar çekilene kadar Brufen 800 mg ilaç verdi ve günde iki defa kullanmamı söyledi. Emar randevum mayıs 27 si olduğu için Çanakkale'ye döndüm ve Devlet Hastanesinde istenilen Emarı çektirdim. Emar sonucu ile 18 Mart Üniversitesi Araştırma Hastanesine gittim. Bütün sonuçları gösterdim. Kan ve röntgen tahlili sonrasında, göz doktorunada muayene oldum. Üveyt tekrar doğrulandı ve göz damlasına devam etmem söylendi.

Romatoloji doktoru teşhisle artık uğraşmamayı direkt tedaviye başlamamız gerektiğini söyledi. Göze atar yaptığı için direkt antitnf ilaçla başlayacaktık. Verem savaşta ppd testi yaptırdım. 16 mm çıktı ve 9 ay kullanmam şartıyla I.N.H. 300 mg ilaç verildi ve bir ay kullandım. Enfeksiyon hastalıklarında kan tahlili, göğüs hastalıklarında da akciğer filmi çektirdim. Sonuçlar antitnf ilaç kullanabilirliğimi gösterdi.

Romatolog antitnf ilacın faydalarını ve yan etkilerini anlattı. HUMIRA denen iğneyi reçeteye yazdı. Bazı doktorlar çok riskli olduğunu söyledi. İğneye halen başlamadım. Bu süreç içerisinde;

Atladığımız bir tedavi var mı?
Nelere dikkat etmeliyim?
Bu ilaçlar göze atarları durdurur mu?
Eşim Hepatit B taşıyıcısı. Bu ilaçları kullandığım sürece eşime yaklaştığımda ilacın etkileri eşime bulaşır mı?
Bu iğneyi ömür boyu kullanacak mıyım?
İğnenin bilinen en sık yan etkileri nelerdir?
İğne vurulduktan sonra neler yapmalı, neler yapmamalıyım?
Bu kararı vermem için bana yardımcı olur musunuz?