Hastanelerimizin Durumu
Cumartesi akşamı ulusal tv lerden birinde,
Rahmetli Savaş Ay'ın eskilerde çekilmiş,
A Takımı programı tekraren verildi.
Muhtemelen birçok kişi izlemiştir.
SSK Hastanelerinin durumunu anlatıyordu.
Şimdilerde ana muhalefetin başında olan sayın Kılıçtaroğlu da
Programa iştirak etmiş.
O zamanlar SSK genel müdürü.
Sorulara cevap vermekte güçlük çekiyordu.
***
O pislikleri,insana yakışmayan ortamlarda,
Sabah namazı vaktinde muayene olabilmek için girilen sıralarda
Sağlık arayan,aradığını bulmakta zorlanan,
Sanki,sağlıkta işler böyle yürür diyerek
İnsanların, mevcudu neredeyse kanıksadıklarını,
Kabullenmek zorunda kaldıklarını,
Hatta kabullenmekten başka da çarelerinin olmadıkları
O eski günleri
Eski bir sağlıkçı olarak hatırlamaktan buruk bir acı duydum.
***
Sağlık işlerimiz o zamanlar malesef içler acısıydı.
Yalnızca verilen sağlık hizmeti mi,
Yalnızca ortamlar mı,
Sağlık çalışanlarının durumu da aynıydı.
İnsanlık dışı bir çalışma temposunda,
Doktor ve yardımcı personel eksikliğinde,
Bir ünite kan bulmanın hazine bulma gibi olduğu
Hastaneye yatan hastaya
Serumundan,ağrı kesicisine kadar bütün ilaçların reçete edildiği,
Gece nöbette hastanelerin bir tek doktorla hizmet verdiği günlerde
Ameliyatlar yapılmış,tedaviler uygulanmıştı.
***
Şimdilerde,
Bir sürü ön prosedür tamamlanmadan,
Gerekli uzmanlardan görüş almadan yapılamayan ameliyatları,
Geçmiş zamanda,
Anesteziyi,doktor yokluğundan hasta bakıcının verdiği,
Yoğun bakım denen yerin diğer odalardan
Giriş çıkışının kontrollü olmasının dışında farkının olmadığı zamanlarda
Yaptığımızda,
En az bizim cesurluğumuz kadar,
Hayatını bize teslim edenlerin de ne denli cesur olduklarını hatırlayınca,
Bizim yaptığımız "harp cerrahisiymiş" demeden geçemiyor insan.
***
Bundan sonraki haftalarda,
Özellikle doğu Anadolu'da çalışırken yaşadıklarımı yazmak istiyorum.
Belki yeni meslektaşlarımız okur,
Belki genç insanlarımız okur.
Nereden nereye gelmişiz,
Halihazır durumdan ne kadar şikayetçi olmalıyız,
Ne kadar memnun olmalıyız bir karar verirler.