BESLENMEDE ŞEKER VE YAĞLARIN YERİ
Beslenmede amaç, bireyin yaşı, cinsiyeti, fiziksel aktivitesi ve içinde bulunduğu fizyolojik duruma göre gereksinimi olan enerji ve besin öğelerini yeterli ve dengeli miktarlarda almasıdır. Et, süt, tahıl, sebze ve meyve grubunda yer alan besinler vücudun ihtiyaç duyduğu 50’ye yakın besin öğesini içerirken, yağların ve şekerlerin protein, vitamin ve mineral gibi besleyici değeri yoktur. O nedenle yağlar ve şekerler sporcu, asker, işçi gibi enerji harcaması fazla olanlara ve kilo almak isteyenlere önerilmektedir.
Yemekler zaten yağ ile pişirilmektedir. Et, süt, yoğurt, peynir, yumurta ve yağlı tohumların içerisinde de yağ bulunmaktadır. Burada dikkat edilmesi gereken nokta; kızartma ve kavurma işlemlerinden kaçınmak, ekmeğe yağ sürmemek, zeytinyağı bile olsa aşırı miktarda kullanmamaktır. Şeker açısından durumu değerlendirirsek; bazı şekerler besinlerde doğal olarak bulunurlar (meyvelerde fruktoz, sütte laktoz, tahıllarda nişasta gibi). Bazıları ise sonradan ilave edilirler. Kaynağı ne olursa olsun, vücut gerçekte bu farkı anlamaz. Vücut, kan şekerinin tümünü aynı anda enerjiye çeviremez. Kan şekeri düzeyi normalin üzerine çıktığında; insülin bu fazla şekerin depolanması için karaciğer, kas ve diğer hücreleri uyarır. Glikozun bir kısmı, kas ve karaciğerde glikojen şeklinde depolanır. İhtiyacından fazla enerji tüketimi durumunda vücut, bir kısım glikozu vücut yağına çevirir. O halde tatlılardan biraz uzak durmakta yarar vardır. Tatlıların tüketim sıklığına ve miktarına dikkat etmek, lokma ve tulumba gibi ağır tatlılar yerine; sütlü ve meyveli tatlıları tercih etmek daha sağlıklı olacaktır.
Öte yandan hızla ve hemen kana karışan, saflaştırılmış ve rafine şeker içeren besinler kan şekerinde ani bir dalgalanmaya neden olurlar. Diyabetliler başta olmak üzere, şeker tadından vazgeçemeyen, iştahını baskılayamayan ve formuna önem veren bireyler ve aileleri için alternatif olarak yapay tatlandırıcıların kullanılması daha uygun görülmektedir. İçeceklerde ve tatlıların içerisinde güvenle ve rahatlıkla kullanılabilecek olan bu yapay tatlandırıcıların enerji değeri yok veya göz ardı edilecek kadar düşüktür. Kan şekeri üzerinde de olumsuz etki yaratmamaları nedeniyle saflaştırılmış ve rafine şeker yerine tercih edilmeleri daha sağlıklı olacaktır.
Örnek olarak; her gün 2 şekerli olarak içilen 3 adet çay 72 kkal. enerji vermektedir. Göz ardı edilecek kadar az görünen bu enerji kişiye senede 3.75 kg ağırlık kazandırmaktadır. Ağırlık çok değişken bir kavramdır, gün içerisinde bile baskülde 1 - 2 kg farklılıkla karşılaşılmaktadır. Ancak 10 sene süresince bu şekilde içilen çay 37,5 kg olarak geri dönmektedir. İşte size obezite ve beraberinde 40’ı aşkın hastalık için çıkartılan bir davetiye. Hâlbuki o çayların içerisine yapay tatlandırıcı atıldığı durumlarda böylesi bir sorun ortaya çıkmamaktadır. Bu nedenle aşırı şeker ve yağ tüketiminden kaçınmakta yarar vardır.
)