Hergün dışarı çıktığımızda, bazen trafikte bazen işlerimiz bir türlü yoluna girmediğinde bazen birileri kuralları çiğnediğinde ya da bazen sadece kendi davranışlarımızdan rahatsız olduğumuzda sinirleriniz, öfke yaşarız. Öfke, kulağı sorun çıkartan bir durum gibi gelse de üzüntü, sevinç, mutluluk, kaygı gibi oldukça doğal bir duygudur. Bedenin ve ruh halinin rahatlık düzeyinin dışarıdan gelen bir uyarıcının ihlal/saldırı/tehdit olarak algılanması sonucu bozulması ile oluşur.
Öfkeye bakış açısı çoğu zaman olumsuzdur. Çoğu kişi tarafından olumsuz, sorun çıkartan, zarar veren, uyumsuz bir duygu olarak görülse de aslında kişileri tehlikeden korunmayı, amaçlara ulaşmayı ve kendini ifade etmeyi sağlayan işlevsel bir duygudur. Sorun yaratan öfke değil, öfkenin nasıl gösterildiğidir. Eğer saldırganlık, bağırma, kavga etme ya da pasif bir şekilde ifade ediliyorsa bu kişinin kendi ruh sağlığı ve kişilerarası ilişkiler açısından uyumsuz olabilir. Fakat kendi istek ve ihtiyaçlarını ve yaşadığı duyguyu ifade etme biçiminde olursa bu zararlı değil aksine ilişkileri geliştirici özelliktedir.
Öfkelenmemizi sağlayan tek bir neden yoktur. Herkes farklı olay ve kişilere öfke tepkisi gösterebilir. Trafik, sırada önünüze geçmeye çalışan kişiler, işlerin yeterince iyi yapılmaması, saygısızlık, ertelemeci yapıda insanlar gibi bazı kişi ve durumlar, öfke duygusu için uyarıcı niteliktedir. Fakat bizi sinirlendiren bu uyarıcılar değildir; çünkü herkesi aynı oranda sinirlendirmezler. Bizim yüksek düzeyde öfke yaşamamızı sağlayan bu uyarıcılar ile ilgili bir takım değerlendirmelerimizdir. Yaşamda kendimiz için, diğerleri için ve genel olarak dünya için bir takım kurallar belirleriz ve bu doğruluğu kanıtlanamayan kurallar ile değerlendirmeler yaparız ve bunlar sonucunda da yoğun duygular yaşarız. Herkesin kuralı ve değerlendirmeleri farklı olduğu için herkes aynı olayda aynı tepkiyi göstermez.
Öfke iyi ifade edildiğinde olumlu bir duygu olsa da kimi zaman bir takım kötü sonuçlar doğurabilmektedir. Öncelikle kişinin ruh sağlığı bozulabilir, öfkeyle birlikte üzüntü, kaygı, hayal kırıklığı ve umutsuzluk gibi duygular yaşayabilir. Bireylerin fiziksel sağlıkları için kötü etkileri bulunmaktadır. Örneğin bazı kalp-damar hastalıklarına neden olabilir, ülser gibi mide rahatsızlıkları olabilir, kas gerginliği ve nefes darlığı görülebilir. Bunların yanında kişiler arası iletişim bozulabilir, tahammülsüzlük artar ve ilişkiler yara alır. İyi kontrol edilmediğinde saldırgan davranışlar ile birlikte toplum için de olumsuz etkileri görülmektedir.
Öfke sorunu yaşıyorsanız bunun üzerinden gelmek için öncelikle öfke duygusunun tanınması gerekmektedir. Hangi durumların kişiyi neden sinirlendirdiği ve bu öfke duygusu ile ne yaptığı, nasıl davranışlar gösterdiğini kendisinde gözlemlemelidir. Bu süreçte durumlar ve kişiler ile ilgili yaptığı yorumları gözden geçirmelidir. Bu yorumların ne kadar gerçekçi olduğunu, bir başkasının farklı yorumlayıp yorumlayamayacağın, başka bir zaman diliminde değerlendirmesinin ne kadar geçerli olduğunu düşünmelidir. Böylelikle sahip olduğu düşüncelere alternatif düşünce biçimleri getirmelidir. Eğer öfke daha çok davranışlar ile ifade ediliyorsa, öfkenin tırmanmasını engelleyecek bir takım uyarıcılardan faydalanabilir. Bir konuda tartışılırken öfke gösterilmiş ise o konuyu konuşmaya ara vermek, ortam değiştirmek ve bir gece uykusu sonrasına ertelemek etkili olabilmektedir. Bunların yanında yoga, meditasyon ve gevşeme egzersizleri de öfke kontrolünde sağlıklı yöntemlerdir.