Kalp Kapak Hastalıkları nedir?
Kalp içerisinde kanın bulunduğu dört adet odacık bulunmaktadır. Bunlardan ikisi sağ, diğer ikisi sol kalp yarımında bulunmaktadır. Kalbe doku ve organlardan gelen kan ilk önce sağ atriuma(9) gelir ve buradan trikuspit(15) kapak aracılığı ile sağ ventriküle(10) geçer. Sağ ventrikülden pulmoner kapak(17) vasıtasıyla oksijenlenmesi amacıyla akciğerlere geçiş yapar. Oksijenden zenginleşen kan, kalbin sol tarafında bulunan sol atrium(11) bölümüne gelir ve mitral kapaktan(16) geçerek sol ventriküle(13) dökülür. En son olarak kalbin her kasılmasıyla aort kapaktan geçerek vücudumuza gönderilir.
Kapaklar kanın ileri doğru gönderilip geri kaçmasına engel olan yapılardır. Kanın ileri doğru gitmesini engelleyen veya geri kaçmasına neden olan durumlarda ise kalp üzerine yük binmekte, hem kalp hem de kana ihtiyacı olan organlarda sorunlar çıkmaya başlar.
Kapak hastalığına neler neden olur?
-
Romatizmal ateş
-
İnfektif Endokardit
-
Kalp kası hastalıkları (kardiyomiyopati)
-
Hipertansiyon
-
Mitral Kapak Prolapsusu(MVP): Mitral kapakçıkların kalp hareketleri ile sol atriuma geri kaçmasıdır.
-
Fibrokalsifik dejenerasyon
-
Kapak anulus genişlemesi (bağ dokusu hastalıkları, aort anevrizmalar, tümörler, bazı ilaçlar)
Kapak hastalıkları belirtileri nelerdir?
-
Yorgunluk
-
Çarpıntı
-
Nefes darlığı
-
Bacaklarda şişlik
-
Emboli (pıhtı atması)
-
Felç
-
Ritm problemleri
Kapak hastalıklarının türleri nelerdir?
1. Aort kapak hastalıkları
Aort kapak stenozu (darlık): Romatizmal ateş, ileri yaşa bağlı dejenerasyon, doğumsal bikuspit aort hastalığı(Resimde bikuspid ve normal kapak görülmektedir) en sık görülen nedenlerindendir.
Aort stenozunun tedavisinde uygulanan açık kalp ameliyatında yapısı bozulmuş olan kapağın yerine mekanik (resim 4) veya biyoprotez kapak yerleştirilir. Mekanik kapak kullanımı sonrasında ömür boyu kan sulandırıcı ilaçlar kullanımı gerekmektedir. Aort kapağının yapısının bozuk olduğu kimi durumlarda (hastanın yaşının genç olması, hamilelik beklentisi veya kan sulandırıcı ilaç kullanmasının sakıncalı olduğu durumlar) ise biyoprotez kapak ile replasman veya kommusürotomi uygulanabilir. Aynı seansta kapak ameliyatlarına ek olarak koroner arter bypass işlemleri v.b uygulamalar yapılabilir
Aort kapak yetmezliği: Marfan sendromu gibi bağ dokusu hastalıkları, aort anevrizmaları, travma, kardiyomiyopati gibi hastalıklardan sonra ortaya çıkar. Aort stenozundan farklı olarak kanın kalpten çıkışında kısıtlama olmamakla beraber kalp atımından sonra kanın geriye kaçması söz konusudur. Bu durumda uygulanan cerrahi işlem, stenozda olduğu gibi mekanik veya biyoprotez kapakların takılmasıdır. Ayrıca uygun durumlarda sadece kapak tamiri ve/veya kapak koruma operasyonları da uygulanmaktadır
Stenoz ve yetmezliğin beraber olduğu durumlar: Özellikle romatizmal ateş hastalığından sonra sıklıkla stenoz ve yetmezlik bir arada bulunabilir. Tedavi prosedürleri aort stenozu ve yetmezliğinden farklı değildir.
2. Mitral kapak hastalıkları
Mitral kapak stenozu (darlık): Romatizmal ateş hastalığına bağlı görülen en sık kapak hastalığıdır. Akciğerlerden gelen kanın mitral kapak aracılığı ile kalbin sol atriumundan sol ventriküle geçişinde problem vardır. Buna bağlı olarak nefes darlığı, çarpıntı, ritm problemleri, emboli ve kalp yetmezliği bulguları ortaya çıkabilir. Mitral kapak stenozunun açık kalp ameliyatı ile tedavisinde mekanik ve biyoprotez kapak ile değişimi (replasman) yanında hastanın uzun dönemli kan sulandırıcı kullanmasında sakınca olduğu durumlarda açık/kapalı kommusürotomi ameliyatı yapılabilir.
Mitral kapak yetmezliği: Romatizmal ateş, mitral prolapsus, korda rüptürü, infektif endokardit, iskemi sonrası ortaya çıkabilir. Mitral yetmezliğinde; kapağın tam kapanamaması nedeniyle kanın kalp içerisinde göllenmesi sol ventrikülde yüklenmeye neden olur. Yetmezliğinin nedenine göre aynı mitral stenoz ameliyatlarında olduğu gibi mekanik kapak, biyoprotez kapak ile replasmanı yapılabilir. Aynı şekilde kan sulandırıcı kullanması sakıncalı olan veya mitral kapağın anatomik olarak yapısının sağlam olduğu ancak kapağın kapanmasına engel olan durumlarda (ileri hipertansiyon ile kalp kasında büyüme, korda rüptürü, iskemi vb) mitral kapak tamiri ameliyatı (annuloplasti ameliyatı v.b) uygulanabilir. Tamir esnasında “ring” adı verilen kapak benzeri protezler kullanılır. Mitral kapak prolapsusu ise %1-2 oranında toplumda görülür ve özellikle genç bayanlarda saptanmaktadır. Bu hastalarda ritm problemi çok sık görülür ve nadiren kapak yetmezliğinin ciddi olduğu durumlarda açık kalp operasyonu gerekebilir. Cerrahi uygulama mitral kapak yetmezliği ameliyatında olduğu gibidir.
3. Diğer kapak hastalıkları:
Trikuspid ve pulmoner kapakların hastalıkları çok nadir olarak tek başına bulunmaktadır. Genelde aort ve mitral kapak hastalıklarına eşlik ederler ve tedavi edilirken bu hastalıklarla olan beraberliklerine göre plan yapılmaktadır. Özellikle trikuspit kapağın hastalığı diğer kapak hastalıklarına eşlik eder ve genelde yetmezlik şeklinde görülür. Tedavisinde ring annuloplasti operasyonu yapılabildiği gibi özel dikiş teknikleri ile de yetmezlik düzeltilebilir.
Kapak hastalıklarına eşlik eden diğer kalp hastalıkları nelerdir? Özellikle aort kapak stenozları ile koroner arter hastalığı birlikteliği sıktır. Belli bir yaş grubunu geçen ve kapak hastalığı bulguları veren hastalara koroner arter sistemini değerlendirmek üzere koroner anjiyografi uygulanmaktadır. Koroner arterlerde ciddi darlıkları saptanan hastalarda aynı seansta koroner arter bypass operasyonu da uygulanabilmektedir.
Kapak ameliyatlarından sonra karşılaşılması muhtemel durumlar nelerdir?
Kapak ameliyatları için kalp cerrahları kalbi durdurmak ve ameliyat sahasını daha iyi görebilmek için bir takım araçlardan yararlanırlar. Bunlardan en önemlisi, kalp ve akciğer dolaşımını durdurmak amacıyla kullanılan kalp-akciğer makinesidir. Kalp ve akciğer makinesi, çeşitli tipleri olmakla beraber kendi çevresinde dönen pompalar, kanın dolaşımını sağlayan özel tüp ve boru sistemlerinden oluşur. Buna bağlı olarak kan bu sistemlerden geçerken bir takım değişikliklere uğrarlar. Çoğu geçici olmakla beraber ameliyat sonrasında kansızlık, ateş, yorgunluk oluşabilir. Ameliyat sonrasında geçici ruh hali değişiklikleri görülebilir. Enfeksiyon kapak ameliyatlarından sonra çok nadir görülen ama çok ciddi etkileri olan bir durumdur. Yara yerlerinde kızarıklık, akıntı, yara yeri ve genel vücut ağrıları olabilir. Kapak ameliyatlarından sonra geçici veya kalıcı ritm problemleri olabilir. Tüm bahsedilen yan etkiler genelde geçici olup tedavisi mümkündür.