ÖZGÜVEN NEDİR?
Bazı zamanlarda aynada gördüğümüz insanı çok beğenir, ona bakmaktan mutlu oluruz.Bazı zamanlarda ise aynada gördüğümüz insanı beğenmeyiz, kendine güvensiz, korkak, çekingen yada başarısız buluruz.
Aslında aynada her gün gördüğümüz aynı insandır ama bizim ona bakış açımız yada onu algılayışımız farklılıklar gösteriyor olabilir. İnsanlar kendine güvendiği zamanlarda daha mutlu, kendi ile barışık ve pozitiftir. İşte bu kendimize yönelik iyi duygular geliştirmemiz sonucu kendimizi iyi hissetmemizi sağlayan şey özgüven’dir.
Özgüven, bize yaşamla, sorunlarla baş etme gücü veren, zorluklar karşısında yılmadan dayanma gücü veren çok önemli bir kişilik özelliğidir.
İnsana başarma gücünü veren şey özgüvenidir. Özgüvenli insanlar başarı yolunda kendilerine gerçekleştirebilecekleri hedefler koyup bu hedeflere ulaşmak için mücadele eder ve çalışırlar. Hedeflerine ulaştıklarında ise bunun keyfini yaşayıp, kendilerine olan güvenlerini pekiştirip bir sonraki hedef için düşünmeye ve çalışmaya başlarlar. Bu tarz insanlar kendilerini ve hayatı gerçekçi ve objektif bir gözle irdelerler.
Mutluluk ve mutlu olma hali başarılarımızla çok alakalıdır. Mutlu olmanın temel şartlarından biri ise potansiyelimizin farkında olmaktır. Özgüvenli insanlar kendi potansiyellerini ve yapabileceklerini çok iyi bilirler ve kendilerine başarılı olabilecekleri hedefler koyarlar. Kendilerine potansiyellerinin üstünde yada sınırlarını aşan hedefler koymazlar.
Yaşam boyunca kendimizi ne kadar iyi tanıyorsak, potansiyelimizin de o kadar farkına varırız ve bu potansiyelimizin mümkün olduğunca fazlasını kullanmaya çalışarak hedeflerimize ulaşır ve başarının keyfini yaşarız. İnsana yapabilme gücünü veren, savaşma gücünü veren şey özgüvenidir.
Özgüvenli insanlar mutluluk ve başarının şans, kader, talih gibi şeylerle ilgili olmadığını, mutluluk ve başarıya ulaşmak için çalışmaları gerektiğini iyi bilirler. Bir işi başaramadıklarında mazeret üretmek yada başkalarını suçlamak yerine, bu başarısızlıktan gerekli derleri çıkarıp, nerede ve nasıl bir hata yaptıklarını tespit eder ve bu hatayı tekrar etmemek üzere çalışmaya devam ederler.
Gereğinden fazla özgüven ise özgüven eksikliği kadar tehlikelidir. Fazla özgüvenli insanlar potansiyel yada sınırlarını tam olarak bilemezler. Her işi becerebileceklerini düşünürler. Sınır ve yetenekleri konusunda gerçekçi olmayan düşüncelere sahiptirler. İş hayatında her işi yapabileceğini söyleyip görevi üstüne alan, aşırı işle yüklenen ama bu işlerin birçoğunu zamanında ve iyi bir şekilde başaramayan insanlarla karşılaşmışızdır. Bu tarz insanlar eleştiri ve geri bildirime açık değildirler.
Özgüveni düşük yada yetersiz insanlar ise, hayata ya hep ya hiç penceresinden bakarlar. Küçük bir başarısızlık yada eleştiri karşısında ‘’Ben zaten nerde başarılı oldum ki’’ diye düşünürler. Hayata sadece kötümser taraftan bakarlar, bardağın yarısı boş diyen insan grubundandırlar. Kendilerine hep ‘’yapmalıyım’’ , ‘’mutlaka olmalı’’ gibi başaramayacakları yada kendi potansiyellerinin çok üstünde hedefler koyup onlara ulaşamadıkça da şanssızlığa yada kadersizliğe sığınırlar. Hiç çalışmayan fakat hep lotodan büyük ikramiye çıkıp zengin olmayı bekleyen insanlar, çalışma ve eğitimi göz ardı edip ünlü bir insan olup, zengin olma hayali kuran insanlar hep özgüveni gereğinden az olan, hayatı ve kendilerini gerçekçi bir gözle göremeyen insanlardır.
Özgüven eksikliği yaratabilecek durumlar:
Özgüven gelişiminde çocukluk, özellikle 0-7 yaş dönemi çok önemlidir. Çocuklarına psikolojik olarak sağlıklı ve destekleyici bir ortam sağlayamayan ailelerin özgüvenleri çocuklar yetiştirmeleri mümkün değildir.
Kız/erkek arkadaş (eşten boşanma) tan ayrılma.
Aileden birini veya yakın bir arkadaşınızı kaybetme.
Özgüveni artırmak için yapılabilecekler:
Kendiniz hakkında olumlu düşünün.
Kendinizi tanıyın ve potansiyelinizi bilin. Kendilerini tanıyan insanlar güçlü ve zayıf yönlerini bilirler. Hiçbir zaman kalabalıklar içinde kaybolmazlar.
Kendinize başarabileceğiniz, makul, gerçekçi hedefler koyun. Bu hedefleriniz için çalışın ve çaba gösterin. Başarı yolunda önünüze çıkan engelleri birer mola gibi algılayın ve bu engellerin sizi yıldırmasına izin vermeyin.
Başarıya ulaştığınızda kendinizle gururlanın ve kendinizi ödüllendirin. Başarınızı şansa bağlamak yerine ona ulaşmak için neler yaptığınızı ve başarıyı hak ettiğinizi düşünün.
Kötü veya olumsuz bir şey olduğunda, yaptığınız yanlışların farkına varın. Olayları duygularınızla değerlendirmek yerine, mantıklı düşünün ve gerçekleri görmeye çalışın. Deneyimlerinizden gerekli dersleri çıkartın.
Güçlü olduğunuz ya da kabiliyetinizin olduğu yönlerinize ağırlık verin. Unutmayın ki hayatta her şeyi başarmanız ya da her alanda mükemmel olmanız mümkün değildir.
Kişisel haklarınıza sahip çıkmayı öğrenin ve makul olmayan isteklere ‘’HAYIR’’ deyin.
Basitliğe önem verin.
Ve değişimi hoş karşılayın.
Herkese mutlu bir yaşam dileğiyle...
İsmail Sönmez
Psikolojik Danışman