Pedagog Seçerken Nelere Dikkat Edilmeli?
Anadolu üniversitesi, Okulöncesi Eğitimi Bölümü, Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Bölümü, Anaokulu Öğretmenliği Bölümünü mezunları, pedagog veya çocuk psikolojisi ve gelişimi uzmanı olamaz!
Anadolu üniversitesi, Okulöncesi Eğitimi Bölümü, Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Bölümünü, Anaokulu Öğretmenliği Bölümünü bitirenler “ Anaokulu Öğretmeni” olarak çalışabilirler. Bu bölümlerden mezun olanlara ne pedagog, ne de çocuk gelişimi uzmanı nedir. Bu alanlardan mezun olup günümüzde çok moda olan bir kaç haftalık yaşam koçluğu dersi alıp kendilerini çocuk gelişimi ve psikolojisi uzmanı olarak tanıtıp, hatta merkez açan sözde uzmanlara dikkat edin. Bu sözde uzmanlar bırakın pedagogun, çocuk psikiyatristinin uzmanlık alanına giren hastalıklara, gelişimsel bozukluklara bile bakıyor ve çocukların hayatıyla oynuyor.
Bu alanda eğitim almamış, satın aldığı sertifika ve diplomayla pedagog olduğunu düşünenler var!
Yüksek lisansını ve doktorasını bu alanda dışında yapmış (mesela matematik öğretmenliği veya eğitimi) sonra yurtdışından uzaktan eğitimle bir psikoloji sertifikası veya diplomasını parayla alarak kendini psikiyatrisi, pedagog, psikolog olarak tanıtan hatta isminin başına Assoc. Prof. veya Dr. Unvanı bile koyan sözde uzmanlar var. Bütün bunlar internetin gücü ve halkımızın bu konuda bilinçsiz olmasından kaynaklanıyor. Nasıl olurda doktora eğitimini başka alanda yapmış bir insan pedagoji ve psikoloji alanında aldığı bir sertifikayla bu alanda profesör doktor olabilir. Bu kişi internette her yerde ilan vererek, hatta kendine psikolojik danışmanlık merkezi açarak işine yapmaya (çocukların ruh sağlığıyla oynamaya) devam ediyor. Özel pedagog, psikolog, psikiyatris, özel öğretmen diye google araştırınca sözde pedagogları göreceksiniz.
İnternetteki sağlık sitelerine kayıtlı sözde pedagoglara dikkat edin!
İnternette birçok doktor sitesinde, sağlık platformlarında uzman olarak kendilerini kaydedip, buradan ailelerin sorularını sağdan soldan okuduklarıyla, bir uzman gibi yanıtlayıp aileleri yanlış yönlendiren uzmanlar mevcut. Maalesef bu sağlık ve eğitim platformlarını, sitelerini hazırlayanların bu alanla bilgisi olmadığı için herkes bu sitelere kolayca üye olabiliyor. Bu site yetkilileri, bu uzmanların etik çalıp çalışmadığını denetlemiyorlar. Bu site sahiplerini uyarmama rağmen aynı uzmanlar listede kalmaya devam ediyor. Burada görev size düşüyor: cv sini okumadan, cv sinde yazanların gerçek olduğunu anlamadan, bırakın bu uzmanların merkezlerini ziyaret etmeyi, soru bile sormayın. Aksi takdirde çocuğunuzun ruh sağlığını tehlikeye atmış olursunuz.
İnternetin gücünü kullanan, etik çalışmayan uzmanlara dikkat
Maalesef Türkiye’de bu konuda hiçbir kanuni yaptırım yok. Özellikle internettin gücü kulan, işini etik yapmayan birçok pedagog olduğu gibi, pedagog olmadığı halde kendini ailelere pedagog olarak tanıtan dolandırıcılar bile, rahatça kendini pedagog olarak gösteriyor ve aileleri ve çocukları yanlış yönlendirebiliyor. Danışanlarımdan biri internetten bularak böyle bir dolandırıcı, sözde pedagoga gitmiş. Aile, ilk görüşmede diplomalarının olması ve çelişkili cevaplardan bu kişinin pedagog olmadığını anlamış. Hatta bu sözde uzman kendine ben psikiyatristim bile demiş. Maalesef görüşme sırasında çocuğa bir travma yaşatmış. Bu travma sonrası bana geldiler. Şimdi ise bu aile sözde uzman hakkında dava açtı. Hiç kimsenin çocukların ruh sağlığını tehlikeye atma hakkı yoktur.
Lütfen çok dikkatli olun. Her şey internet olmuş ve aileler internetin gücüyle dolandırılmaktadır. Sahte diploma düzenleme, onu internet ortamında yayama, abartı cv düzenleme ve yanlış cv bilgileri bütün bunlara aldanmayın.
Bir uzman yüksek lisans yapmadığı ve eğitim almadığı alanlarda uzman olduğunu söyleyebilir!
En önemli konu bir uzmanın birden fazla uzmanlık alanında kendini uzman ilan etmesidir. Bir pedagog, hem özel eğitim uzmanı, hem dil ve konuşma bozuklukları uzmanı, , hem dikkat eksikliği hiperaktivite uzmanı gibi birçok dalda eğitim almadan uzman olamaz. Pedagog bu sorunlarla gelen danışanlarını bu alanda uzman kişilere yönlendirebilir. Bir kişi farklı alanlarda uzmanım diyorsa, o uzmanlık alanındaki yüksek lisans diplomasını ve eğitimini sorun. Bu tür kişiler internetteki anahtar kelime gücünü kullanmaktadırlar. Her konuda sorun yaşayan aileler önce bana gelsin diye tüm alanlarda uzman olduğunu yazmaktadırlar. Ayrıca uzmanlıkları dışındaki alanlarda, sağdan soldan çalıp, kopyalayıp yapıştırdıkları yazıları internete koyarak, ailelerin kendilerine gelmeleri için çaba harcamakta ve özellikle eğitim seviyesi düşük aileleri tuzağa düşürmektedirler.
Ayrıca telefonla, e-maille, msnle danışmanlık hizmeti veriyorum diyenlerden uzak durun!
Uzmanın böyle bir hizmet sunması, uzman hakkında ilk izlenimi veriyor ve çocuk psikolojisi ve gelişimi hakkında hiçbir şey bilmediğini ortaya çıkıyor. Telefonla, msnle, maille terapi, yetişkin terapisinde son günlerde internetin gelişmesiyle moda olan bir danışmanlık şeklidir. Buna terapi demiyorum sadece terapiye gelmeden önceki ön görüşme, danışma diyorum. Yetişkinlerde de pek işe yaramayan bir teknik. Eğer danışan yurtdışında veya şehir dışındaysa, acil bir durumda danışmak için telefonla, msnle, e-mail ile danışmanlık hizmeti sunulabilinir.
Fakat çocuklarda böyle bir durum söz konusu değildir. Asla bir çocuğa telefonla, msnle, maille terapi uygulanamaz. Çünkü çocuk yetişkin gibi duygu ve düşüncelerini dile getiremez. Aile de durumu objektif anlatamaz. Ailenin gördükleri çok farklıdır, uzmanın sağlıklı bir değerlendirme sonucu gördükleri çok farklıdır. Çocuk, klinik ortamda gözlenmeli, çeşitli testler yapılmalı ve aileden ayrıntılı bilgi alınmalıdır. Acil bir durumda sadece anne baba bir konu için danışabilir ama hiçbir şeyin telefonla, msnle, e-maille çözülemeyeceğini bilmelisiniz. Hiçbir sorun klinik gözlem ve değerlendirme yapılmadan tespit edilemez ve doğru yönlendirme ve tavsiyelerde bulunulamaz.
İnternette her okuduğunuz yazıya güvenmeyin!
Sahte doktorların, sözde pedagog ve psikologların sağdan soldan çalarak bir araya getirdiği, kopya yazıları okuyarak çocuğunuza karşı yanlış bir yaklaşım içine girmeyin. En basiti bunlardan “ 2 yaş sendromu”dur. 2 yaş sendromu diye bir şey yoktur. Sendrom bir hastalığın belirtisi veya alt gurubudur. 2 yaşında çocuğun gelişimsel özelliklerinden kaynaklanan davranışlarında değişiklik gözlenebilir. Bunu açıklayamayan, aileyi nasıl yönlendireceğini bilemeyen sözde pedagog ve psikologlar, buna 2 yaş sendromu derler. Çocuk 3 yaşına gelince bu,3 yaş sendromu olur. Sürekli her şey sendromu olarak açıklanır. Ailelerde bunun arkasına sığınır ve çocukta erken teşhis edilecek bir sürü problem ertelenir ve bir bozukluk halini alınca iş işten geçmiş olur.
Çocuğunuz sizin en kıymetli varlığınız ve onu doğru bir uzman götürme sorumluluğunu taşıyorsunuz. Korunmasız çocuklarınızı, çocuk ruh sağlığı hakkında bir bilgisi olmayan sözde uzmanlara götürerek çocuğunuzun ruh sağlığını tehlikeye atmayın.
Çocuğunuzun sağlıklı gelişimi ve ruh sağlığı için doğru pedagog seçmeniz dileğiyle…
Pedagog Kime Denir? Çocuğunuzun Ruh Sağlığını Tehlikeye Atmayın!
“Çocuğunuzu pedagoga götürmeden önce pedagogun görev ve sorumluluklarını bilmeli ve bu mesleğin etik kurallarına uygun çalışan, doğru pedagogları tercih etmelisiniz. Aksi takdirde işini doğru yapmayan, her alanda uzman olduğunu düşünen sözde pedagoglara giderek, çocuğunuzun ruh sağlığını tehlikeye atmış olursunuz.”
Pedagog Nedir?
Eski yunanca ve latince de Pedagog: paidagogos’dan gelir. Anlamı çocukları, onlara eğitim vermekle görevli öğretmene götürmekle yükümlü köle. Oysa Pedagogu en iyi tanımlayacak kelime çocuk psikolojisi eğitmeni ve çocuk psikologu olmalıydı. Çünkü Pedagog ne sadece bir Psikolog, ne sadece bir Eğitimci; Çocuk Psikologu ve Eğitimcisi diyebiliriz. Çünkü psikoloji ile eğitim birbirinden ayrılmaz.
Pedagog Kime Denir?
Pedagoji Bölümü 1982 Yılında kapandı ve Devlet, Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü mezunlarını Pedagog olarak atıyor. KPSS sınavına giren her Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü mezununu pedagog olarak atanmaktadır. Fakat yeterli bir pedagog mudur ve gerçekten çocuk psikologu ve eğitimcisi diyebilir miyiz bu tartışılır.
Pedagoji Bölümünün kapanmasıyla onun yerini alan Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümün de sadece çocuk psikoloji ve eğitimine yönelik dersler verilmiyor. Genel psikoloji ve rehberlik dersleri de veriliyor. Birkaç tane çocuk psikolojisi ve eğitimi alanında ders almakla pedagog olmak mümkün değildir. Bu nedenle yeterli bir pedagog olabilmek için sadece bu alandan mezun olmakta yeterli değildir.
Nasıl Yeterli Bir Pedagog Olunur?
Pedagog: Çocuk Psikolojisi, Gelişimi ve Eğitimi uzmanıdır. Maalesef Türkiye de pedagog yetiştiren Çocuk Psikolojisi ve Gelişimi Bölümü yok ve bu nedenle pedagog olmak isteyenler hem psikoloji, hem de gelişim ve eğitim alanından iki alandan da mezun olmalı veya bu alanlarda yüksek lisans yapmış olmalıdır. Yani hem çocuk psikolojisi alanından mezun olmalı veya yüksek lisansı bu alanda yapmış olmalı, hem de çocuk gelişimi ve eğitimi alanında lisans veya yüksek lisans yapmış olmalıdır. Sadece Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümünden mezun olmuş, birkaç çocuk psikoloji dersi almış biri çocuğunun eğitimi ve gelişiminden anlayamaz. Sadece çocuk eğitimi ve gelişimi alanında mezun olan biri zaten hiçbir şekilde pedagog olamaz.
Yeterli bir pedagog olmak için Çocuk Gelişimi ve Eğitimi, Okulöncesi Eğitimi gibi bölümlerden birinden en azından 4 senelik bir lisans eğitimi almış olmak veya bu alanlardan birinde yüksek lisans yapmış olmak gerekiyor. Bunların yanı sıra yeterli bir pedagog olmak için çocukların bulunduğu ortamda (okul, hastane, klinik) çalışarak çocukları kitaptan değil, gerçek hayatta tanımış ve yeterli tecrübe kazanmış olmak ve alanla ilgili eğitimlere katılarak, bu alanda otorite profesörler den süpervizyon almak gerekiyor. Sadece Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümünden mezun olup, çocuk psikoloji ve eğitimi alanında yüksek lisans yapmadan, süpervizyon almadan pedagog olmak kesinlikle mümkün değil.
Lütfen gideceğiniz pedagogu titizlikle seçin. Bu mesleği suistimal eden birçok uzman internetin gücünü kullanarak kendilerini çocuk psikolojisi ve eğitimi uzmanı olarak gösteriyor. Çocukları, aldığı birkaç dersle tanıyan, bu alanda yüksek lisans yapmayan, yetişkinlerle çalışırken çocuklara da bakabilirim diyen, alanın etik kurallarına uymayan birçok sözde pedagog var. Hatta bazılarının Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü Diploması da yok.
Pedagogun Görev ve Sorumlulukları Nelerdir?
Pedagog çocuk psikolojisi, gelişimi ve eğitimi uzmanıdır. Pedagog çocuk doktoru değildir. Yüksek lisansını bu alanda yapmışsa Uzman Pedagog denir. Doktorasını bu alanda yapmışsa Dr. Unvanı alabilir.
Pedagoga gitmekten korkmayın! Pedagogun görevi; çocuğunuzla yaşadığınız problemlerde size rehberlik etmek, çocuğunuzun gelişimi kontrol etmek ve hayatında her şey yolunda mı bu konularda sizi yönlendirmek. Çocuğunuzun bir problemi olsun olmasın, özellikle 0-6 yaşta 6 ayda bir pedagoga giderek çocuğunuzun gelişimi kontrol ettirmelisiniz. Kulaktan duyma sözlerle “çocuktur bu geçer demek”, erken fark edilerek çözülebilecek bir sorunun gelişim geriliği veya ruhsal bir hastalık halini almasına neden olabilir. Bilinçli anne baba olmak için pedagog rehberliğinde çocuğunuzu büyütmeniz çocuğunuzun hayatını değiştirecektir.
Pedagog, çeşitli terapi teknikleri ve özel ilgi ve eğitimle çocuğun yaşadığı sorunları çözmekte aileye rehberlik eder ama çocukların ruhsal bozukluklarını tek başına tedavi edemez. Ne bir pedagog, ne de bir psikolog çocukların yaşadığı ciddi ruhsal ve gelişimsel bozuklukları tek başına tedavi edebilir.
Pedagog, Çocuk Psikiyatristiyle işbirliği içinde çalışmak zorundadır!
Eğer pedagog çocukta bir psikiyatrik bozukluktan veya hastalıktan şüphe ediyorsa hemen işbirliği içinde çalıştığı çocuk psikiyatriste yönlendirir. Hiçbir pedagog, psikolog tanı koyamaz, ilaç yazamaz ve dolayısıyla tek başına çocuğu tedavi de edemez. Pedagog bir bozukluktan şüphe ederse çocuk psikiyatristine yönlendirmek zorunda olduğu için bir çocuk psikiyatristinden eğitim ve süpervizyon almalı ve işbirliği içinde çalışılmalıdır. Bir psikiyatristle işbirliği içinde çalışmayan pedagog aileleri doğru yönlendiremez. Pedagog seçerken bunlara dikkat etmelisiniz.
Pedagoga ve Çocuk Psikiyatristine Gitmekten Korkmayın!
Çocuk psikiyatristi çeşitli testlerle ve klinik gözlemleri doğrultusunda bir bozukluk varsa bunun tanısını koyar ve bir tedavi planı düzenler. Tedavi ilaç ve terapiyle birlikte olacaksa çocuk psikiyatristi, çocuğu terapi alması için tekrar pedagoga yönlendirebilir ve bu hastayı takibe alır. Bu çocukla, pedagog çocuk psikiyatrisinin gözetiminde, işbirliğiyle çalışabilir
Ayrıca pedagogtan, çocuk psikiyatristinden korkacak bir durum yoktur. Çocuk ne kadar erken tanı alırsa, o kadar kolay tedavi edilir. Geç kalındığında bir problem farklı bir gelişimsel geriliğe ve bozukluğa, o da yetişkinlikte ortaya çıkacak çeşitli kişilik bozukluklarına neden olabilir. Mesleğin etik kurallarını bilmeyen; bir piskiyatristle işbirliği içinde çalışmayan, çocukların ruh sağlığı ve çocukluk dönemi ruhsal bozukluklar ve hastalıklar hakkında hiçbir şey bilmeden, kendi başına bu hastalığı tedavi edeceğim diye sizi defalarca çağıran, sözde pedagog ve psikologlara dikkat edin.
Çocuğunuzun sağlıklı gelişimi ve ruh sağlığı için doğru pedagog seçmeniz dileğiyle…
Pedagogunuzu Nasıl Seçmelisiniz?
“Her alanda kendini uzman gösteren sözde pedagog olup olmadığını anlamak için seçtiğiniz pedagogla ilgili bir araştırma yapın ve randevuya gittiğinizde diploma ve eğitim sertifikalarını sorun. Eğer çelişkili cevaplar veriyorsa çocuğunuzu o ortamdan uzaklaştırın.”
Nasıl Yeterli Bir Pedagog Olunur?
Pedagog: Çocuk Psikolojisi, Gelişimi ve Eğitimi uzmanıdır. Maalesef Türkiye de pedagog yetiştiren Çocuk Psikolojisi ve Gelişimi Bölümü yok ve bu nedenle pedagog olmak isteyenler hem psikoloji, hem de gelişim ve eğitim alanından iki alandan da mezun olmalı veya bu alanlarda yüksek lisans yapmış olmalıdır. Yani hem çocuk psikolojisi alanından mezun olmalı veya yüksek lisansı bu alanda yapmış olmalı, hem de çocuk gelişimi ve eğitimi alanında lisans veya yüksek lisans yapmış olmalıdır. Sadece Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümünden mezun olmuş, birkaç çocuk psikoloji dersi almış biri çocuğunun eğitimi ve gelişiminden anlayamaz. Sadece çocuk eğitimi ve gelişimi alanında mezun olan biri zaten hiçbir şekilde pedagog olamaz.
Yeterli bir pedagog olmak için Çocuk Gelişimi ve Eğitimi, Okulöncesi Eğitimi gibi bölümlerden birinden en azından 4 senelik bir lisans eğitimi almış olmak veya bu alanlardan birinde yüksek lisans yapmış olmak gerekiyor. Bunların yanı sıra yeterli bir pedagog olmak için çocukların bulunduğu ortamda (okul, hastane, klinik) çalışarak çocukları kitaptan değil, gerçek hayatta tanımış ve yeterli tecrübe kazanmış olmak ve alanla ilgili eğitimlere katılarak, bu alanda otorite profesörler den süpervizyon almak gerekiyor. Sadece Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümünden mezun olup, çocuk psikoloji ve eğitimi alanında yüksek lisans yapmadan, süpervizyon almadan pedagog olmak kesinlikle mümkün değil.
Lütfen gideceğiniz pedagogu titizlikle seçin. Bu mesleği suistimal eden birçok uzman internetin gücünü kullanarak kendilerini çocuk psikolojisi ve eğitimi uzmanı olarak gösteriyor. Çocukları, aldığı birkaç dersle tanıyan, bu alanda yüksek lisans yapmayan, yetişkinlerle çalışırken çocuklara da bakabilirim diyen, alanın etik kurallarına uymayan birçok sözde pedagog var. Hatta bazılarının Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü Diploması da yok.
Bir pedagog ararken önce internette ön çalışma araştırması yapın!
Bir isme karar verdiniz diyelim. Bu kişinin cv sini dikkatle inceleyin. Hangi üniversite ve bölümlerden mezun olmuş? Cv’de okul ismi ve bölüm ismi vermiş mi, Kendine “uzman pedagogum” diyorsa gerçekten psikoloji alanında yüksek lisans yapmış mı? Cv’de yazdıkları tutarlı mı, abartı mı? Gerçekten söylediği yerlerde çalışmış mı? Gerçekten söylediği sertifika programlarına katılmış mı bunlara dikkat edin.
Bazıları sadece yüksek lisans yaptım yazıyor. Hangi alanda yüksek lisans yapmış araştırın. Arkeoloji alanında yüksek lisans yapmış biri “ pedagog” ismine “ uzman” unvanı koyamaz. Aileler, yüksek lisans yapmış demek ki alakalı bir alanda ki uzman pedagog yazıyor diye bunu araştırma gereği duymuyor.
Mezun olduktan sonra aldığı eğitimlere dikkat edin!
Sadece bir alanda mezun olmuş kafasını psikolojik danışmanlık merkezinden çıkarmayan, hiçbir eğitime katılmayan, yıllar önce öğrendiği bilgilerle aileleri yönlendiren pedagoga dikkat etmelisiniz.
Randevuya gittiğinizde belgelerini sorun!
Randevuya gittiğinizde diplomalarını ve aldığını söylediği sertifikalarını sorun. Eğer bunları gösteremiyor ya da eksik gösteriyor, tutarsız ve telaşlı cevaplar veriyorsa, hemen çocuğunuzu o ortamdan uzaklaştırın, merkezi terk edin ve hakkında gerekli yasal işlemleri başlatın.
Eğer siz bilinçli anne babalar olmazsanız böyle etik çalışmayan, hatta pedagog olmayan dolandırıcıların yanlış yönlendirmesiyle çocuğunuzun ruh sağlığını tehlikeye atarsınız.
Lütfen pedagogunuzu yalan yanlış internet ilanlarına göre, abartı, gerçek dışı cv’lerle seçmeyin. Unutmayın ona canınızı, çocuğunuzu emanet edeceksiniz.
Çocuğunuz sizin en kıymetli varlığınız ve onu doğru bir uzman götürme sorumluluğunu taşıyorsunuz. Korunmasız çocuklarınızı, çocuk ruh sağlığı hakkında bir bilgisi olmayan sözde uzmanlara götürerek çocuğunuzun ruh sağlığını tehlikeye atmayın. Bu konuda ince eleyin sık dokuyun. Çünkü ruhsal hastalıkların tedavisi kolay değildir. Erken teşhis çocuğun hayatını değiştirir. Bunun içinde mesleğin etik kurallarına uyan, kişisel gelişime açık, çeşitli eğitimlerle bu alanda kendini hep yetiştiren doğru bir pedagogu tercih etmelisiniz.
Çocuğunuzun sağlıklı gelişimi ve ruh sağlığı için doğru pedagog seçmeniz dileğiyle…
Pedagog Psk. Dan Sevil Gümüş
Kurucu, Çocuk Psikolojisi ve Gelişimi Uzmanı, Oyun ve Filial Terapist