Cinsel bozukluklar oldukça sık görülen psikolojik sorunlardır. Her yaşta görülürler. Cinsel işlev bozukluğu olan bir insan bunun için yardım arıyorsa ne yapmalı? Bu konuda edinilen tecrübelere göre pek çok insan uygun bir tedavi görene kadar medyumlara, hocalara, üfürükçülere gitmekte, gerçek bir tedavi için aylar hatta yıllarca beklemekte ve bunun için çok fazla efor harcamaktadır.
Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği - CİSED'in cinsel bozuklukları olan hastalar için yapılan cinsel terapi verilerinin analizi bu tedaviyi gören hastaların ilk temasta son 4 yıl içerisinde iki ila üç kez doktora gittikleri halde bir başarı elde edemediklerini göstermiştir. Bunun en önemli sebebi cinsel terapiyi kaliteli bir şekilde uygulayabilecek cinsel terapistlerin sayısının az olmasıdır. Eşler bu az sayıdaki cinsel terapistlere ulaşana dek birçok sorun kronikleşmiş, sekonder sorunlar meydana gelmiş veya cinsel sorunlar nedeniyle ilişki yıpranmıştır.
Cinsellik hakkında uzmanlık bilgisine sahip cinsel terapistlerin, doktorların ve psikoterapistlerin sayısı maalesef yetersizdir. Neden yeterli sayıda cinsel terapist yok? Nedenlerden bir tanesi cinsellik konusunun gerek tıbbi gerekse psikolojik meslek içi eğitimde üvey evlat muamelesi görmesidir. Bunun için iki örnek: Psikoloji ve psikolojik danışma lisans eğitimlerinde cinsel terapi konusu ya işlenmemekte ya da çok az işlenmektedir. Tıp fakültelerinde de cinselliğe çok az yer verilmektedir. Ayrıca CİSED'in yaptığı anket çalışmaları ve diğer epidemiyolojik araştırmalar cinsel sorun ve bozuklukların çok yaygınlaşmış bir sorun olduğunu göstermektedir. Cinsel işlev bozukluklarının tedavisi nitelik ve nicelik açısından çok ama çok yetersizdir. Cinsel tıp ve cinsel terapi alanlarındaki meslek içi eğitime ve klinik araştırmalara ağırlık verilmelidir.
Cinsellik çok yanlış bir şekilde "zor, nahoş ve utandırıcı bir konu" olarak algılanmaktadır. Cinsellik konusunun medyada sahip olduğu geniş konjonktüre rağmen; öğretim elemanları ve üniversite öğrencileri de dâhil olmak üzere kaçınılan tabu bir konu olarak ele alınmaktadır. Cinsel araştırmalar bildiğim kadarıyla ülkemizde resmi olarak yapılmamaktadır. Diğer kurumlarda ise cinsel konularla ilgili eğitim ve araştırma projeleri sadece yoğun bireysel inisiyatif gücüyle gerçekleştirilebilmektedir. Bu nedenle CİSED olarak Türk kamuoyuna aşağıdaki deklarasyonu ilan ettik:
- Anaokulundan başlayarak Cinsel Eğitim yasal olarak şart olmalıdır.
- Ergenlik Öncesi Cinsel Danışmanlık ve Rehberlik Hizmetleri yasal olarak şart olmalıdır.
- Evlilik Öncesi Cinsel Danışmanlık ve Rehberlik Hizmetleri yasal olarak şart olmalıdır.
- Evlilik Öncesi Anne, Baba ve Eş Eğitimleri yasal olarak şart olmalıdır.
- Cinsel sağlık bilimine üniversitelerimizde Seksoloji A.B.D. adı altında ayrı bir bilim dalı olarak yer verilmelidir.
Ruh sağlığı profesyonelleri arasında “cinsel terapist” kavramı tartışmalı bir konu olmuştur. Çok yanlış bir şekilde “cinsel işlev bozuklukları için özel terapistlere gerek yok” anlayışı eskiden taraftar bulan bir yaklaşımdı. Bu görüşü savunanlar “korku, stres veya depresyon terapistleri yok, neden cinsel terapist olsun” mantığından hareket etmekteydiler. Ancak zamanla bu düşünce değişti. Çünkü cinsel bozuklukların tedavisi başka rahatsızlıkların tedavisiyle birçok ortak özelliğe sahip olsa da cinsel bozuklukların etkili tedavisi için ilaveten özel birtakım müdahaleler ve tedavi önlemleri yanı sıra terapistin cinselliğe karşı belirli kişisel bir duruşu gerekir. Ayrıca cinsel işlev bozukluklarının tedavisini 3 ayrı bileşene ayrılmaktadır. Bunlar; eğitici/pedagojik bileşen, davranışsal bileşen ve psikoterapi bileşenidir. Cinsel terapi deyince genel bir tanım olarak, davranışsal bileşenle, cinsel etkileşim ve iletişimle ilgili olan kesin davranış talimatları, deneme ve tavsiyeler kastedilmektedir, bu Masters ve Johnson’a göre özellikle denenmiş ve artık değiştirilmiş terapi konseptidir. CİSED'e göreyse cinsel tedavilerle ilgilenen ruh sağlığı profesyonelleri için bir taban oluşturmak amacıyla "destekleyici ve eğitime dayalı, yoğunlaştırılmış kısa süreli holistik cinsel terapi eğitimi" ilk etapta verilmelidir. Holistik cinsel terapiyi ve formülasyonu anlama, formülasyonun cinsel işlev bozukluklarına göre adaptasyonunu öğrenme, cinsel terapide işbirliğinin ve cinsel terapistin becerilerinin tedavi açısından önemi gösterme, cinsel terapi seanslarının yapılandırılması ve tedavi hedeflerinin belirlenmesi, cinsel işlev bozukluklarında uygulanan özel cinsel terapi tekniklerini öğrenme ve pratiğe aktarma, cinsel işlev bozukluklarının nüksetmesinde alınacak tedbirleri tartışma holistik cinsel terapi eğitiminin amaçları arasındadır. Birbirini izleyen 4 modülden oluşan holistik cinsel terapi eğitiminde, cinsellik ve cinsel sorunlara genel yaklaşım, cinsel öykü alma ve değerlendirme yöntemleri, tanı, ayırıcı tanı, temel tedavi yaklaşımları, holistik cinsel terapi teknikleri, vaka takibi ve süpervizyonu içermektedir. Evlilik ve çift terapisi, kişilik terapisi tekniklerinin cinsel terapide birlikte nasıl uygulandığının gösterildiği holistik cinsel terapi eğitimleri; destekleyici ve eğitime dayalı yoğunlaştırılmış holistik (bütüncül) cinsel terapi modelini esas almaktadır. Ayrıca davranışsal, bilişsel, gestalt, dinamik ve varoluşsal terapi teknikerinin cinsel işlev bozukluklarında nasıl kullanıldığı vaka örnekleriyle gösterilmektedir. Öznel bir psikoterapi yaklaşımını içeren holistik psikoterapi; hiçbir kuramın temel prensipleriyle ile sınırlı olmayıp, hasta formülasyonuna uyan bütün kuramları içtenlikle kabul etmektedir. Kuramları bir bütünün parçaları olarak değerlendirmekte ve entegratif bir şekilde yararlanmayı amaçlamaktadır. Holistik cinsel terapi eğitimlerinde psikoterapi süreçlerindeki kültürel öğeler özellikle vurgulanmakta ve üzerinde önemle durulmaktadır. Yine cinsel terapistlerin hastalarıyla cinsel konuları konuşabilmeleri, eğitim grubunun cinsel konulara duyarsızlaşmasının sağlanması, ayrıntılı cinsel öykü alma, tam bir cinsel ve ruhsal bilgilendirmenin incelikleri ve partnerin cinsel terapi sürecine dahil edilmesinin üzerinde de ayrıntılı olarak durulmaktadır.
Yeterli bir bilgi düzeyi yanı sıra iyi bir terapistin sahip olması gerektiği önemli bir özellik cinsel konular hakkında konuştuğunda kendisinin bundan rahatsızlık duymamasıdır. Terapinin başında çoğu zaman sensate focus adı verilen okşama talimleri uygulanır. Bu talimler eşlere ayrıntılı bir biçimde anlatılmalı ve talimler sayesinde edinilen deneyimler hakkında bir sonraki seansta ayrıntılı bir şekilde konuşulmalıdır. Okşama talimlerini “yüzü kızarmadan” örnekler eşliğinde detaylı bir şekilde anlatmak özel bir eğitim almadan, kişisel tecrübe ve süper vizyon olmadan bilindiği üzere çoğu cinsel terapist ve psikoterapist için ilk etapta mümkün olmamaktadır. Bu durum cinsel sorunların detaylı davranış analizi ve teşhisi için de geçerlidir. Klasik anlamda yalnızca Masters ve Johnson egzersizleriyle tedavi edilebilen basit cinsel bozukluk artık neredeyse yok gibidir. Cinsel sorunların şekli son 10 yıllık süreçlerde değişmiştir. İki önemli değişik olmuştur: Cinsel isteksizlikten şikâyetçi olan kadın ve erkeklerin sayısında belirgin bir artış görülmektedir, bu tedavi edilmesi en zor olan cinsel bozukluklardan bir tanesidir. Bir diğer önemli değişiklik de gerek çocukluk ve gençlik döneminde gerekse daha sonraki yaşlarda terapiler sırasında dile getirilen cinsel şiddet deneyimleri artmaktadır. Her iki sorunun tedavi edilmesi terapi biçimleri hakkında derin bir bilgi birikimi ve uzun süreli bir pratik gerektirir ve spesifik bir cinsel terapi eğitimi olmadan ve gerekli süper vizyona sahip olmadan profesyonel bir şekilde yapılamaz. Cinsel danışmanlık hizmeti ve cinsel terapi konularında meslek içi eğitim ve gelişim imkanlarıyla ilgili şu anki durumu özetleyen bir genel bakış CİSED'in resmi web sitesi olan www.cinseltip.org'dan öğrenilebilir.
Sonuç olarak; cinsel bozukluklarının etkili teşhisi, danışmanlığı ve terapisi için özel uzmanlık bilgisi ve tecrübesi olan terapistlere ihtiyaç vardır. CİSED bu amaçla 2006 yılında başladığı cinsel terapi eğitimleriyle 33 cinsel terapist yetiştirdi. Ayrıca CİSED olarak holistik cinsel terapi eğitimi almış cinsel terapistlerin meslek hayatına atılmadan önce ve meslek hayatı boyunca kendisini tazelemek için uzmana görünmesi gerektiğine inandığımız için, her 3 ayda bir, CİSED eğitimlerini tamamlamış cinsel terapistlerle, vaka danışma (konsültasyon) ve süpervizyon (denetim) işlevleriyle ilgili toplantılar düzlemekteyiz. Karşılaştırmalı görüşlere yer verilen bu toplantıların gündemi web sitemizde ilan edilmektedir.