Vajinismus, çoğunlukla psikolojik temelli olan bir cinsel birleşme korkusudur, bir anlamda vajinanın cinselliğe küsmesidir.
Bilimsel açıklamasına bakacak olursak, vajinismus, vajina girişinin üçte bir dış bölümünde, vajina çeperini saran kaslarda yineleyici, tekrarlı ve istem dışı kasılmaların olduğu bir cinsel birleşme bozukluğudur. Vajina çevresini saran kasların istemsiz kasılması nedeniyle kadın cinsel ilişkiye girememektedir. Bu durum da evliliğin cinsel birleşme ile tamamlandığı inancı var olduğu için tamamlanamayan evliliklerin yaşanmasının bir nedenidir.
Bazı kadınlarda penisin vajinaya girememesi biçiminde görülürken, çoğunda vajinaya penis, parmak, tampon girememesi olarak ortaya çıkabilmektedir. Bu durum sadece cinsel ilişkiyi değil, jinekolojik muayenenin de gerçekleşmesini engelleyebilmektedir.
Vajinismus vakalarında iki temel korku bulunmaktadır.
Bunlardan birincisi vajinaya herhangi bir şey giremez,
İkincisi de vajinaya bir şey girse de başkasının bir şeyi giremez.
Vajinismus yaşayan kadınların birçoğunda genital bölgelerinde herhangi bir anormalliğe rastlanmamaktadır. Genelde ilk ilişki deneyimi sırasında ortaya çıkarken, nadir olarak da ilişki deneyimi olan kadınlarda da görülebilmektedir.
Vajinismus yaşayan kadın cinsel birleşme denendiği zaman genel olarak ağrı beklentisi yaşamakta ve bundan dolayı yoğun bir korku duymaktadır. Bu beklenti şartlanmış bir davranışa dönüşür ve vajina kaslarının kontrolsüz ve istemsiz bir şekilde kasılmasına neden olur.
Aslında bu durum cinsellikten kaçma eğilimi olarak görülmesi yanlış anlaşılmış olduğunu göstermektedir. Vajinismus yaşayan kadınlar cinsel birleşme kaygısı olmadığında sevişmekten keyif alabilmektedirler, cinsel birleşme olasılığı ortaya çıkana kadar gayet keyifle devam edebilmekte iken cinsel birleşme anına geldiği aman kontrolsüz bir şekilde kasılabilmekte ve eşini üzerlerinden atabilmektedirler. Yani aslında vajinismus cinsel istek bozukluğu değil, cinsel birleşme korkusudur.
Vajinismusta cinsel ilişki teşebbüsü sırasında kadında panik atak benzeri tepkiler görülmektedir. Yoğun bir kaygı, istemsiz tepkiler ve kontrolün kaybolması gibi durumlar yaşanır. Bunun sonucunda kadın eşini üzerinden atar ve vajinada kasılmalar meydana gelir.
Olayın oluşumu bu şekildedir. Etkilerine bakmak gerekirse bunu erkek ve kadın için ayrı ayrı değerlendirebiliriz.
Kadında utanma, suçluluk, eşine yetememe, başarısızlık, en temel görevini yerine getiremediğini düşünme ve sonucunda değersizlik, öfke, başaramayacağını düşünme yani umutsuzluk, eşinde uzaklaşma, hayal kırıklığı, eşini kaybedeceğini düşünme ve diğer depresif belirtiler görülmektedir.
Erkekte ise olaya anlam verememe, kendisini suçlama, çaresizlik, reddedildiğini düşünme ve sonucunda aşağılanma ve değersizlik, öfke ve uzaklaşma görülmektedir.
Bir de aile faktörü söz konusudur. Eskiden çok olan, etkisini azaltsa da devam eden bekaret bozma ritülleri ve beklentileri vajinismus sorunu yaşayan bireylerde gerginliği arttırmaktadır.
Vajinismusun Nedenleri
Vajinismusun nedenlerini inceleyecek olursak bunu bir fiziksel bir de psikolojik nedenler olarak iki ayrı başlık altında toplayabiliriz.
1.Psikolojik Nedenler
a.Yanlış ve Abartılı Bilgiler ve İlk Gece Hikayeleri
Az gelişmiş ve gelişmekte olan toplumlarda cinsellik hala daha tabu olma özelliğini korumaktadır. Bu durum geçmişten günümüze bazı değişimler gösterse de ülkemizde de çok yerde tabu olma özelliğini korumaktadır.
Cinsellik kavramının bu derece tabu olmasından dolayı gençlere cinsel eğitim verilmektedir. Bu yüzde cinsel kimliğini keşfetmeye başlamış olan genç bu alanı arkadaş ortamlarından öğrenilmeye çalışılmaktadır. Yakın arkadaşlar ve çevredeki efsanelerden doğan yalan yanlış, yetersiz ve abartılı bilgilerle cinsel yaşamlara atılmak zorunda kalınır.
Özellikle kız çocuklarının bu yasaklara maruz kalması, kızların cinsellikten sürekli uzak tutulması, onların yanlış ve abartılı bilgilerle cinsel hayata atılmalarını sağlamaktadır. Cinselliği kızlara yasaklamak adına bir sürü efsaneler üretilmektedir. En büyük efsanelerden bazıları da bekaret zarını kaybederken dayanılamayacak kadar çok şiddetli ve korkunç bir acı yaşayacakları, tıbbi müdahaleyi bile gerektirecek kadar fazla kanamalarının olacağı, vajinaya giren penisin içinde parçalanmalara neden olacağı ve cinsel birleşme sırasında kilitli kalacaklarıdır. Kızlar ilk çocukluk yıllarından itibaren bu söylemlerle büyütülmekte, sürekli eteklerini ve bacaklarını kapatmaları konusunda uyarılmaktadır. Bu şartlar altında yetişen bir genç kızın evlendiğinde eteğini ve bacaklarını eşine açamaması da yadırganmamalıdır.
b.Geçmişte yaşanan cinsel taciz(ler) veya tecavüz(ler)
c.Doğum yapma ve gebe kalma korkusu
d.Depresyon
e.Kişilik bozuklukları
f.Sosyal fobi
g.Ödipal çatışma
h.Uyarılma problemleri
i.Kadınlık rolünü kabul edememe
j.Cinsel kimlik sorunları
k.Başka ruhsal problemler
l.Eşe karşı güvensizlik duygusu
m.Terk edilme ve bağlanma korkusu
n.Uygun olmayan evlilikler
2.Fiziksel Nedenler
a. İlaç Kullanımı
b. Vajinal Enfeksiyonlar
c. Yanlış cerrahi operasyonlar
d. Zorlu doğumlar ve vajinanın zarar görmüş olması
e.Üreme sistemi hastalıkları
f.Kist oluşumu
g.Uyuşturucu vb madde kullanımının olması
Vajinismus Tedavisi
Vajinismus tedavisine başlanmadan önce tıbbi bir problem olup olmadığını kontrol ettirmek, tıbbi bir problem varsa bunun ortadan kalkmasını beklemek gerekir.
Vajinismusun farklı tedavi yöntemleri (cerrahi operasyonlar, lokal anestezi, uygun olmayan zorlamalı birleşmeler vb.) olmakla birlikte en uygun olanı yani vajinanın cinsellikle barışmasının en sağlıklı yolu cinsel terapidir. Diğer sayılan tüm yöntemler sadece ilk penis vajina ilişkisini gerçekleştirmeye yöneliktir. Devamında kaliteli bir cinsel hayat geçirmek çok da mümkün olmayacaktır.
Cinsel terapi ile 10-12 seans gibi kısa bir sürede başarıya ulaşılabilmektedir.
İlk adım çiftlerin bunun kadının sorunu olarak görmemesi, bu sorunun her ikisinin de sorunu olduğunun kabul edilmesidir.
Çalışma bu aşamadan sonra başlamaktadır.
Burada erkeğe düşen ilk görev sabretmektir. Sağlıklı bir cinsel hayat istiyorsa bir süre penis vajina ilişkisi teşebbüslerini ertelemek, egzersizlerde eşine destek olmak zorundadır.
Cinsellik deyince akla sadece penis vajina ilişkisi geldiği için erteleme biraz zorlanmaya neden olabilmektedir. Cinsellik penis vajina ilişkisinden ibaret değildir ve çalışma bittiği zaman keyifli bir cinsel yaşam hayatları boyunca onları bekliyor olacaktır.
10-12 seans süren çalışma süresince eşlerin evde birlikte ve sadece kadının yapacağı bir takım davranışsal ödevler bulunmakta ve bu ödevlerin gerçekleştirilmesi beklenmektedir.
Ödevler ile birlikte vajinusmusa temel olan sorunlarla çalışılacak ve bu çifte aile olabilme yolunda aile terapisi yapılacaktır.
Yukarıda da belirttiğim gibi eşler üzerlerine düşenleri yaparlarsa keyifli bir cinsel hayat onları bekliyor olacaktır.